Herkese merhaba,
Tıp ve eczacılık tarihinde bilinen bir döngü vardır. Milattan önceki dönemde başlayıp Milattan sonraya kadar uzanan bu döngü aşağıdaki gibidir;
M.Ö. 2000 Al bu otu ye
M.S. 1000 O ot kötü, gel bu duayı oku
M.S. 1250 O dua batıl inanç, al bu iksiri iç
M.S. 1500 O iksirin ne faydası var, al bu hapı yut
M.S. 1750 O hap etkisiz, al bu antibiyotiği iç
M.S. 2000 O antibiyotik kimyasal, al bu otu ye
Şeklinde bitkinin faydasına ve doğal oluşuna aslında çok güveniyoruz. Oysa yanlış bilinen şu ki, bitkilerin zehirli olanının da var olduğu, içinde binlerce tehlikeli etkin madde barındırabileceği ve yahut da çok fazla tüketiminden zehirlenmelerin doğacağını toplum olarak düşünmüyoruz.
Aslında bundan önceki yazılarımda aktardığım bitkilerin zehirli etkilerinden ve yan etkilerinden bahsetmiştim. Şimdiki bitkimiz esasında Antik çağlarda çok kullanılmış bir bitki olan SİLPHİUM🌿
Bu bitkiyi Tanrının bir hediyesi olarak düşünen Antik Mısırlılar onu baharat olarak kullanırlardı. Silphium'un tohumu içerdiği alkaloid maddelerden dolayı erkeklerde libidoyu arttırarak afrodizyak etkiye yol açardı. Antik dönemin viagrası denebilirdi.
Kadınlarda ise gebe kalmalarını hormonal etkiyi değiştirerek engellerdi. En ilginç tarafı ise bu bitkinin tohumları günümüzde kalp ve aşkın simgesi olan 🖤 şeklinde olmasıydı. Bunu keşfeden Yunanlılar da Libya'da Cyrene isimli şehir kurmuşlar ve bu şehrin en önemli ticaret kaynağından biri Silphium olmuştur. Silphium bitkisi o kadar değer kazanmış ki Cyreneliler paralarına onun resmini basmışlardır.
Şekil1: Silphium tohumunun paraya basılmış hali
Şekil 2: Silphium bitkisinin paraya basılmış hali
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder